Sonuçlar

    Türkçe Almanca
    facia
    {noun}
    das Unglück
    {noun} {n}
    felaket
    {noun}
    das Unglück
    {noun} {n}
    kaza
    {noun}
    das Unglück
    {noun} {n}
    şansızlık
    {noun}
    das Unglück
    {noun} {n}
    talihsizlik
    {noun}
    das Unglück
    {noun} {n}
    çapanoğlu
    {noun}
    ugs.
    das Unglück
    {noun} {n}

    İlişkili Sonuçlar

    Türkçe Almanca
    kaza
    {noun}
    Unglücke
    {noun}
    şansızlık
    {noun} {pl}
    die Unglücke
    {noun} {pl}
    talihsizlik
    {noun}
    Unglücke
    {noun}
    zavallı
    {adj}
    unglücklich
    {adj}
    mutsuz
    {adj}
    unglücklich
    {adj}
    talihsiz
    {adj}
    unglücklich
    {adj}
    üzgün
    {adj}
    unglücklich
    {adj}
    şanssız gün
    {noun}
    der Unglückstag
    {noun} {m}
    kaza
    {noun}
    Unglücksfall
    {noun}
    şanssız insan
    {noun}
    der Unglücksrabe
    {noun} {m}
    mutlu olmayan
    {adj}
    unglückselig
    {adj}
    kaza
    {noun}
    Unglücksfälle
    {noun}
    kaza yeri
    {noun}
    die Unglücksstelle
    {noun} {f}
    talihsizlik makinesi
    {noun}
    aviat.
    die Unglücksmaschine
    {noun} {f}
    maalesef
    {adv}
    unglücklicherweise
    {adv}
    ne yazık
    {adv}
    unglücklicherweise
    {adv}
    yazık ki
    {adv}
    unglücklicherweise
    {adv}